GÜNDEM

Haziranda ölmek zor: Nazım Hikmet'i ölümünün 60. yılında saygıyla anıyoruz!

'Kuvayi Milliye', '835 Satır' ve 'Memleketimden İnsan Manzaraları' gibi birçok unutulmaz esere imza atan devrimin ve aşkın şairi Nazım Hikmet'i kaybedişimizin üzerinden 60 yıl geçti.

Şilili edebiyatçı Pablo Neruda'nın 'Nazım'a sahip çıkın. Biz onun yanında şair bile sayılmayız.' dediği şair ve yazar Nazım Hikmet Ran, 3 Haziran 1963 yılında hayata gözlerini yumdu. 

Ressam Ayşe Celile Hanım ile Hikmet Bey'in oğlu olarak dünyaya gelen Nazım Hikmet, kimi kaynaklara göre Ocak 1902'de, kimi kaynaklara göre ise Kasım 1901'de Selanik'te doğdu.

Asıl adı Mehmet Nazım olan ancak edebiyat dünyasında Nazım Hikmet adıyla tanınan usta şair, yaptığı bir açıklamada, yaşamının ilk dönemini, şu sözlerle aktarmıştı: "Ben 1902 yılında, 20 Ocak'ta Selanik'te doğdum. Dedem valiydi, şiirle ilgilenirdi. Annem ressamdı, birkaç yabancı dil bilirdi. Babam önce elçilik, daha sonra üst düzey memurluk yaptı. İlk şiirimi 13 yaşındayken yazdım. Bir yangını anlatıyordu. Ailem benim harika bir çocuk olduğuma karar vermiş ve şiir yazmamı telkin etmeye başlamıştı. 15 yaşında bahriye okuluna verdiler. Deniz subayı yapmak istiyorlardı beni. Okuduğum sınıf ikiye ayrılmıştı. Bir kısmı sporla, diğeri şiirle uğraşıyordu. Ben şairler tarafına düştüm. Okulda bize tarih ve edebiyat derslerini ünlü Türk şairi Yahya Kemal veriyordu. Kedimi anlatan bir şiir yazmıştım. Yahya Kemal, şiirimi okuduktan sonra kedimi getirmemi söyledi. Tüyleri dökülmüş, çelimsiz bir kediydi. Yahya Kemal o zaman bana, 'Bu kadar allayıp pullayabildiğine göre, senden kesin şair olur.' demişti. 16 yaşındayken Yeni Mecmua'da 'Servilikler' adlı şiirim yayınlandı. Bu şiir herkes tarafından beğenilmişti. 17 yaşında artık yazdıklarım ciddi ciddi basılıyordu."

'Memleketimden İnsan Manzaraları', '835 Satır' ve 'Seni Düşünmek' şiirleriyle birlikte çok sayıda unutulmaz eserleri kaleme alan Nazım Hikmet, Türkiye'de 11 ayrı davadan yargılanarak 12 yılı aşkın bir süre hapis yattı. Özgürlüğün şairi, hapiste olmasına rağmen çapkınlığıyla da ün saldı. 

Yaşamı boyunca pek çok zorlukla karşılaşan Nazım Hikmet, çareyi Rusya'ya kaçmakta buldu.

Aşklarıyla, sürgünleriyle ve şiirleriyle derinlere kazınan Komünist şair, geçirdiği kalp krizi sonucu Moskova'da 3 Haziran 1963'te hayatını kaybetti. Mezarının Türkiye'ye getirilmesi konusunda çok tartışma oldu ama nihai bir karar çıkmadı.